Page 6 - Aurora
P. 6

cebirin doğması ile sonuçlanmadı. Bu zamanlarda “trigonometri” olarak bildiğimiz kelime
               olarak “üçgen ölçümü” anlamına gelen geometri dalı da gelişiyordu.

                                                            Tabii  matematik  gelişimini  sürekli  olarak
                                                            sürdürdü   ve    1687    yılına   geldiğimizde
                                                            Newton’ın  Principia  Matematica’sı  ile  bir
                                                            devrim  gerçekleşti.  Artık  hayatımızda  “türev”
                                                            ve “integral” vardı. Sonrasında da hayatımızda
                                                            ve  matematikte  pek  çok  gelişme  yaşandı  ve
                                                            yaşanmaya devam ediyor.

                                                            Yukarıda  çok  ama  çok  kısa  tarihinden
                                                            bahsetmeye çalıştığım matematik, çevremizdeki
                                                            doğayı ve evreni anlamamıza yardımcı olan ve
                                                            tamamen ihtiyaçlarımızdan dolayı ortaya çıkan
                                                            bir   dildir   (Bu   benim   tamamen     şahsi
                                                            görüşümdür).  İnsanlık  yeni  şeylere  ihtiyaç
                                                            duydukça  gelişmeye  devam  edecektir.  Pek
                                                            yerde  matematiğin  keşif  mi  icat  mı  olduğu
                                                            yönünde    tartışmalar   yapılmaktadır.   Bu,
                                                            geçmişte    olduğu     gibi    gelecekte    de
                                                            sonlanmayacak  bir  döngüdür.  Hatta  kimileri
               bunu apayrı bir boyuta taşımış ve matematiğin bir “din” olduğunu bile iddia etmiştir.

               Peki o zaman ortaya şöyle bir soru atayım. “Herkes matematik bilmek zorunda mıdır?” : Evet,
               herkes  ihtiyaçları  doğrultusunda  matematik  okur-yazarı  olmak  zorundadır  (Bu  benim
               tamamen şahsi görüşümdür). Nasıl temel seviyede de olsa edebiyat, tarih, coğrafya veya fen
               bilimleri bilmek zorundaysak temel seviyede günlük işlerimizi yapabilecek kadar matematik
               de bilmek zorundayız. Tutup edebiyatta bizden bir divan şiiri yazmamız beklenmiyorsa pek
               çok kimseden de bir diferansiyel denklemi çözmesi beklenmiyor.


               Peki o zaman ortaya şöyle bir soru daha atalım. “Matematik ne işe yarar?”:  Matematik en
               temel  olarak  bize  nasıl  düşüneceğimizi  öğretir.  Bir  problemle  (burada  sadece  matematik
               problemini  kastetmiyorum)  karşı  karşıya  kaldığımızda  onun  çözümü  için  nasıl  bir  yöntem
               izleyeceğimizi  öğretir.  Hangi  mantıksal  çıkarımları  uygulayarak  kendimize  göre  doğru  bir
               yolu  nasıl  bulacağımızı  öğretir.  Böylelikle  de  bize  mutlak  doğruymuş  gibi  sunulan  şeyleri
               sorgular,  irdeler  ve  ona  göre  kendi  kararlarımızı  alabiliriz.  Bu  sayede  de  bazı  kimselerin
               bizleri matematik kullanarak kandırmasının önüne geçeriz.


               Matematik güzeldir. Sağlıcakla kalın.











                                                            4
   1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11