Page 48 - Aurora
P. 48

Aramızda  fırtına  bile  olamayan
                                                                      türden  bir  rüzgar  esiyor.  Sakin    ve
                                                                      dingin.   Ve     salınan   kahkülün
                                                                      gözlerini  açığa  vuruyor,  dalgalara
                                                                      dalga  katan,  sonu  görülmeyen
                                                                      sahilin  uç  şeridinde  kıyıya  çarpan,
                                                                      öfkeli  sesi  karşıda  yolda  yürüyen
                                                                      herhangi  birinin  kulağına  herhangi
                                                                      bir    melodi    olan.    Güneyden
                                                                      esmediğine      kızdığım     rüzgar,
                                                                      gözlerin  gibi  burnuma  değmeyen
                                                                      kokunu da salisede yarım kilometre
                                                                      hızda  denizin  kokusuna  karıştırıp
                                                                      yayıyor,  tüm  şehre,  tüm  insanlığa,
                                                                      benim haricimde diyorum.

                                                                      Herhangi  bir  yerde  bir  bulut
                                                                      duruyor. Tanıdığımız tek bulut.  Kış
                                                                      soğuğunu  erkenden  getiren  bulut.
                                                                      Fakat  bulutu düşünmüyoruz. Erken
                                                                      gelmiş kışın soğuğunu algılıyoruz ve
                                                                      onunla  beraber  hissimize  yapışan
                                                                      acımızı  da.  Benim  acım  hiçbir
                                                                      zaman senin acından büyük olamaz!
                                                                      Senin  acın  benimkinden  her  zaman
                                                                      büyük(!)  demek  istiyorum.  Birlikte
                                                                      balık  iskeletine  bakmamız  acımızı
                                                                      dindiriyor.  Yarım  metre  arkamızda
                                                                      akıp  giden  hayatla  hiçbir  bağımız
                                                                      yok.  Anlamsız  bir  telaş,    egzoz
                                                                      kokulu canlılık, gürültülü  bir yaşam
                                                                      bu.    Öylesine  oturuyoruz  karşıt
                                                                      acılarımızda.  Varoluşun    herhangi
                                                                      bir    zamanında.     Ne    geçmişi
                                                                      düşünüyoruz  ne  geleceği.  Ne  geç
                                                                      kaldığımız tren istasyonunu ne erken
                                                                      gelen  mevsimi.  Yalnızca  şu  anda.
                                                                      Hayat  “an”lar  toplamıdır.  “En”
                                                                      açısından  yaşadık.  Yani  benim
                                                                      nazarımda  demek  istiyorum.  Ben
                                                                      bazen istasyonu bulamayan biriyim,
                                                                      biz  bazen  istasyonu  bulamayan
                                                                      biriyiz.  Zaten    yolculuğa  da  hiç
                                                                      çıkmadım,      cesaretim     olmadı.


                                                           46
   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53