Page 50 - Aurora
P. 50
17
FEDAKÂRLIK VE CUMHURĠYET
____________________________________________________________
1
19 Aralık 1922
“Silah, bağrışma, felaket sesleri... Cephedeki askerler canları pahasına savaşıyor, çadırlardaki
hemşireler hayatlar yarım kalmasın diye ter döküyordu. Düşman güçlü olsa da askerlerde olan
ruh, herkesi devam etmeye ve pes etmemeye teşvik ediyordu. Savaş, beraberinde hiçbir
zaman iyi şeyler getirmezdi. Bir bakmışsın yanında kardeşin, kanlar içinde yatmış
bulunuyordu. Elinden hiçbir şey gelmiyor ve tam pes etmeye yakın hissediyor olsan bile,
onun bu ölümünü boşa çıkarmamak için tüm benliğinle savaşıyorsun. Pes etmek asla
verilemeyecek bir karar olsa da bazen en iyi seçenek olabiliyor fakat Türk ruhunun içinde bu
istek hiçbir zaman olmadı, olmayacak.
Savaşın etkilerini oldukça hisseden ama kaos
ortamından uzak olan halk ise sadece evlerine sığınmış
korku ve endişe içinde savaş bitimine ve sevdiklerine
kavuşmaya gün sayıyordu. Neler olup bittiğinden
bihaber bir şekilde sadece eve sağ salim gelsinler diye
buldukları her vakit dua ediyorlardı. Yiyecek ekmek,
içecek su bulmak bile şu an oldukça zordu. Ekonomik
durum her geçen zaman kötüleşse de hiçbir zaman bu
duruma karşı yenik düşmüyorlardı. Şu anki zor hava
şartlarına rağmen, herkes oldukça umutlu ve olumlu
kalmaya çalışıyordu.
Burada da durumlar aynı.Kardan ve soğuktan, dışarıya
adımımızı atamaz olduk. Evin içinde kalmış, dışarıdan
haber alamıyorduk. En son babam ve ağabeyimden bir
ay önce mektup alabildim. Durumların her ne kadar iyi
olduğunu söyleseler de etrafımdakilerden duyduğuma
göre hiç de öyle değildi. Onlardan haber alamazken ayrıca annemin kötüye giden sağlık
durumu beni oldukça tedirgin ediyor. Doktor iki haftada bir gelebiliyordu ve her gelişinde
olumsuz sonuçlar alıyoruz. Elimden geldiğince sana ve anneme iyi bakmaya; yiyeceğimiz
kısıtlı ve az olsa da hiçbir şeyi sizden eksik etmemeye çalışıyorum.”
26 Mart 1923
“İki gün önce kapımıza askerler geldi. Bunun tek bir açıklaması olduğundan ne olduğunu
çoktan anlamıştım fakat tepki veremedim. Askerler durumu anlayınca biraz bekleyip daha
sonra haberi söylediler. Abimle babamın vefat ettiği haberini... Üzerimden tam anlamıyla
kaynar sular dökülmüştü. Düşünemez haldeyim. Kabullenemedim, anlayamadım ama onlar
17
Ezgi CAN – FL10/A Öğrencisi
48