Hayatımda ilk kez gördüğüm bu şehir, bizim tarih ve kültürümüzü anlatan,bize geçmişten bir şeyler kazandıran, Anadolu’nun tam ortasında bize bir geçiş yaşatan,geçmişi ve bugünü birbirine bağlayan rüya şehir Eskişehir’di. Eskişehir ve onun insanları adeta şehri yoktan var etmişti.Bu çok zor ama başarılmıştı.Eski meyve sebze hali,gençlerin sürekli gittiği canlı müzik olan bir yere çevrilmişti.İçinde deniz bulundurmayan Eskişehir’in her yerinde sular var.Yapay deniz,gölet bunların hepsi sonradan var edilmiş.Bu gerçekten zor bir iş. Eskişehir ayrıca bu özelliklerinin yanında Türkiye ve dünya çapındaki önemiyle de tanınıyor.Dünyada sadece iki ülkede çıkan lületaşının Türkiyedeki merkezi Eskişehir’dir.Ayrıca şu an Eskişehir’de Türkiye’nin en büyük ikinci şatosu yapılmakta.Şehrin ortasından gelip geçen tramvaylar ise çok hoşuma gitti.Bu gerçekten güzel ve ilgi çekiciydi.Parkları,ince ayrıntıları hatta her şeyiyle çok güzel bir şehir.İnsanı içine alan ve hayallere sürükleyen,kafasında geçmişi canlandıran bir yer,herkesin mutlaka görmesi gereken…Bize böyle bir gezi düzenleyerek Eskişehir’le tanıştıran öğretmenlerimize ve okulumuza arkadaşlarım ve kendi adıma çok teşekkür ederim…
ESKİMEYEN ESKİŞEHİR!
01
Nis